21 Kasım 2014 Cuma

Annelik üzerine konuşalım

"Mutlu Hissizliğim

  13 eylül sabah 08:43 de sezeryan doğumla dünyaya gözlerini açtı benim oğlum. İlk doğduğunda beklenen o ciyaklamayi duyamasamda bi kaç dakika sonra cırlamalarını duyup tamam ağlıyoo ağlıyosa iyi demek ki diye geçirmiştim içimden.. Şimdi seninle geçirdiğim şu 13 günde ağlamalarını koy kenera sızlandığında noldu ki nesi var ki düşüncesiyle koşuyorum yanına.. O ilk anda hadi ağlasın,ağlasana,daha çıkmadımı niye ağlamıyor bu? deyişlerim sesini kulağımda bekleyişim... İnsan bebeğinin ağlamasını o an beklediği gibi beklemiyor gerçekten..

  Gün geçtikçe daha bi bağlanıyorum sanki sana.

  Seni kucağıma aldığımda istemsiz gülümserken buluyorum ya kendimi,kakanı yaptığında mutlu oluyorum ya,ağladığında zor tutuyorum ya kendimi,etrafı nasıl izlediğine dalıyorum ya öyle hayran hayran.
  Çooook uzun yıllar geçmiş gibi ama sadece 2 ay oldu. Hep vardı oğlum hayatımda,hep biliyordum sanki o gülüşünü.. Sen hep benimleymişsinde bebeğim ben bilememişim.. Sen olmadan hep bi eksikmişim, sen gelince tam olmuşum..



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder