Sabahları erken kalkıyorum malum elimde bir bebek var. Oyunlar, yemekler, uyku molası, işler güçler derken akşam ondan önce ben uyuyakalıyorum çoğu zaman. Gece uyanıp emzirdiğim, ve tabi ki göbeğimin büyümesiyle koskoca yatağa-2 yastıkla beraber- sığmadığım için devamlı uyan uyu döngüsü yaşıyorum. Haliyle dinlenemiyorum.
Göbek demişken büyüyen göbeğim sayesinde göbek deliğim de çıkmaya başladı. (Ne kadar da göbek denilen bir cümle oldu..) Etrafı sızlıyor, ara ara seyrek de olsa şiddetleniyor.
Minik maşallah kıpır kıpır. İyice hareketlendi çocuuum. Hala beni görenler bir karnıma bir popoma bakıp, iyice süzüp cinsiyet tahminlerini söylüyorlar. Hiç takılmıyorum kim ne demiş diye göbek ve popodan belli olmadığı biliyorum çünkü. Şimdiye kadar ki genel tahminler kız idi. Dün itibariyle beni görenler 'oğlan bu kızda popon büyür' muhabbetleri çevirdiler. Sabırla dinledim :)
Ayaklarım yanıyor hala. Uykudan uyandırır nitelikte hemde. Çözüm arıyorum ama boş ne yaptıysam.
Havalar çok sıcak derken dün yağan yağmur sonrası sel götürdü etrafı. Site bahçelerine dolan suları duvarı yıkarak boşalttılar. Her yer çamur nasıl temizlenir o sokaklar bilmem.
Malum Poyraz 1 yaşına girecek. Ona hazırlaniyorum yavaştan. Minik doğduğunda da düşünüyorum birşeyler ya hayırlısı bakalım.
Mide yanmalarım var ki Poyraz'da yaşamamıştım. Can sıkıcı bir durum.
Niyeyse sürekli sut mısır istedi canım. Fatih de yavrum almış bir poşet pişir pişir ye diye. Saolsun.
Haftaya daha çok büyüyen göbişimle görüşmek üzere..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder